Kar yağışı ve sonucunda oluşan doğa olayları günümüzde teknolojinin de yardımı ile önceden tahmin edilebilse de, bu olayların çok hızlı gelişiyor olması, uçuş güvenliği açısından her zaman dikkatli olmayı gerektiriyor. Pilotlar, kar yağışının kalkış, iniş ve uçuş sırasındaki olası etkilerini önceden hesaplamalı ve karın yol açtığı göz yanılmaları konusunda son derece dikkatli olmalı. Kar yağışının uçuş güvenliği açısından yol açacağı sorunlara karşı alınabilecek önlemlerin derecesi; iniş yapılabilecek alternatif havaalanlarının önceden belirlenmesinden, uçuş gününün farklı bir tarihe alınmasına kadar değişebiliyor.

SNOWTAM nedir?

NOTAM’ın özel bir türü olan SNOWTAM, içeriği Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) tarafından tanımlanmış, uçuşun gerçekleştirileceği alan üzerinde bulunan; kar, sulu kar veya buzlanma sebebiyle oluşabilecek ve uçuş güvenliğini tehlikeye atabilecek koşulların oluştuğunu, veya bu koşulların ortadan kalktığını belirten bir bildiri. SNOWTAM, havalimanı yetkilisi tarafından geçerlilik süresi en fazla 24 saat olacak şekilde yayınlanıyor. Bu süre içerisinde hava koşullarında önemli bir değişiklik olduğunda, yeni bir SNOWTAM yayınlanabiliyor.

Kar Yağışının Havalimanlarında Pat sahaları ve Yerdeki Uçaklar Üzerindeki Etkisi

Kar yağışı ve yağışa eşlik eden sert esen rüzgar, hem yerdeki hem de havadaki uçakların güvenliğini olumsuz bir şekilde etkileyebilir. Kar yağışına bağlı olarak görüş mesafesinde yaşanan düşüş ve yağışa eşlik eden sis, uçuşlarda gecikmelere ve iptallere sebep olabilir. Kar yağışının yoğunlaşması, pistlerin kapatılıp düzenli olarak temizlenmesini gerektiriyor, eğer pist yeterince hızlı temizlenemiyorsa, havalimanındaki tüm harekatlar geçici olarak durdurulabilir. Uluslararası havalimanlarında, pat sahaları pist ve taksi yollarının temizliği düzenli yapılır. Eğer böyle bir havaalanı değilse, pist taksi yolları ve pat sahaları uçuş öncesi temizlenir, temizleme imkanı yoksa uçuş ertelenir. Uçağın üzerine bekleme sırasında kar yağarsa; uçak tek motorlu küçük bir uçak ise üzerine yağan kar, en ince kar tabakası kalmayacak şekilde temizlenir. Kuru bez yardımıyla silinir ve sonrasında anti iceing işlemi yapılır. Uçak çift motorlu büyük bir uçak ise ilk önce de iceing, ardından anti iceing işlemi yapılır.

Uçakların Üzerinde Biriken Karın Temizlenmesi

Üzerinde biriktiğinde kanatların şeklini bozabilen karın ve yine uçuş güvenliği üzerinde tehlike oluşturan buzun mutlaka uçuş öncesinde temizlenmesi gerekir. Bu da bu amaca yönelik kullanılan özel donanımlarla ve fırçalarla yapılıyor. Yine motorların çevresinde ve içinde biriken karın iyice temizlenmesi önemli. Uçak kar yağışı sırasında açık alandaysa ve şiddetli bir rüzgar esiyorsa; pitot tüpü, yakıt havalandırma kapakları, ısıtıcı ve karbüratör girişleri, iniş ve kuyruk iniş takımlarının yuvaları gibi alanlara ayrıca dikkat ediliyor.

Uçuş Sırasındaki Göz Yanılmaları

Bulut, kar veya beyaz kum gibi yüzeyler, üzerlerine düşen ışığın büyük bir kısmını yansıtıyor olması sonucunda, “beyaz görme” adı verilen göz yanılması ortaya çıkıyor. Karla kaplı alanlar üzerinde yapılan uzun uçuşlarda, beyaz yüzey ile beyaz bulutlarla kaplı ufkun birbirine karışması sonucu ufuk çizgisinin algılanması zorlaşabiliyor, hatta kaybedilebilir. Gözün ufuk referansını kaybetmesi, her tarafın beyaz görülmesine ve dolayısıyla oryantasyon kaybına neden olabilir.

Görerek Uçuş (VFR) Şartlarda Kalkış Yapıldıktan Sonra Kar Yağarsa?

Öngörülemeyen kar yağışı ile karşılaşılması durumunda, en yakın meydana iniş yapmak tek çare. İniş sırasında, uçak karbüratörlü ise karbüratör buzlanmasını önlemek veya temizlemek için karbüratöre ısı verilmesi gerekiyor (karbüratör heat açılır). Enjeksiyon veya diğer motorlu uçaklarda ise böyle bir durum yaşanmıyor.

Bir yanıt yazın

Sizi Arayalım!
close slider
Bu formu bitirebilmek için tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.

Sizi Arayalım!

Detaylı bilgi için sizi arayabiliriz.